NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

ŞARTLAR

<< 2992 >>

ŞARTLAR - 4

 

[-: 11713 :-] Enes, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Evin komşusu (o evi satın almada başkalannagöre) daha çok hak sahibidir" buyurduğunu bildirir.

 

Tuhfe: 1222

 

Diğer tahric: Tahavi, Şerh Meani'l-Asar (4/122).

 

 

 

[-: 11714 :-] Cabir, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den: "Komşu şura hakkına sahiptir. Yolları bir olduktan sonra malın satılacağı. zaman komşunun hazır bulunmaması durumunda gelene kadar satış bekletilir" buyurduğunu bildirir.

 

Tuhfe: 2434

6264'te tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11715 :-] Cabir der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), şuf'a ve komşuluk hakkının olduğuna hükmetti.

 

Daha önce 6263'te geçmişti.

 

 

 

[-: 11716 :-] Cabir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ev olsun, bahçe olsun her malda şuf'a hakkının olduğuna hükmetti. Ortaklarından biri de hissesini diğer ortağından izin almadan satamaz. Ortağı isterse alır, istemezse almaz. Eğer izin almadan satacak olursa ortağı onu alma hakkına sahiptir.

 

Tuhfe: 2806

6197'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11717 :-] Semure b. Cündüb'ün bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Komşu olan komşusunun evine satılığa çıkarıldığı takdirde diğerlerinden daha fazla hak sahibidir" buyurdu.

 

Tuhfe: 4588

 

Diğer tahric: Ebu Davud (3517); Tirmizi (1368); Ahmed, Müsned (20088).

 

 

 

[-: 11718 :-] Amr b. eş-Şerid der ki: Adamın biri: "Ya Resulullah! Benim tarlamda herhangi bir ortağım veya payı olan biri yoktur, ancak komşum vardır" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Satacaksan) öncelik hakkı komşunundur" buyurdu.

 

Tuhfe: 4840

6258'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11719 :-] Abdullah b. Abdirrahman b. Ya'la, Amr b. eş-Şerid b. Suveyd'den aynı hadisi nakletmiştir.

 

 

 

[-: 11720 :-] Abdurrahman b. Mehdi, Abdurrahman b. Ya'la'dan, o da Amr b. eş-Şerld b. Suveyd'den aynı hadisi nakletmiştir.

 

Tuhfe: 4840

6258'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11721 :-] Ya'la b. Abdirrahman, Amr b. eş-Şerid'den aynı hadisi nakletmiştir.

 

 

 

[-: 11722 :-] ibrahim b. Meysere, Amr b. eş-Şerid'den aynı hadisi nakletmiştir.

 

 

 

[-: 11723 :-] Amr b. Şuayb, Amr b. eş-Şerid'den aynı hadisi nakletmiştir.

 

 

 

[-: 11724 :-] Amr b. eş-Şerid, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "(Satacaksan) öncelik hakkı komşunundur" buyurduğunu nakletmiştir.

 

Tuhfe: 4840

6258'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11725 :-] Amr b. Şuayb, Şerid kabilesinden bir adam kanalıyla, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynı hadisi nakletmiştir.

 

Tuhfe: 4840

6258'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11726 :-] İbn Abbas'ın naklettiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Ortak, şura hakkına sahiptir. Her şeyde şura hakkı vardır" buyurmuştur.

 

Tuhfe: 5795

6258'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11727 :-] ibn Ebi Müleyke, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den, mürsel olarak buna benzer bir rivayette bulunmuştur.

 

Tuhfe: 5795

 

 

 

[-: 11728 :-] Abdullah b. Amr, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Komşu, satılacak evi veya tarlayı satın almada öncelikli hak sahibidir" buyurduğunu nakledip hadisi zikretti.

 

Tuhfe: 8696

6258'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11729 :-] ibn Mes'ud'un bildirdiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) komşunun şuf'a hakkı olduğuna hükmetti.

 

Tuhfe: 9642

 

Diğer tahric: Abdurrezzak (14383); İbn Ebi Şeybe (7/163, 164); Ahmed, Müsned (923).

 

 

 

[-: 11730 :-] Ebu Rafi der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Satılan malda öncelik hakkı (satılacak mala yakın olan) komşunundur" buyurdu.

 

Tuhfe: 12027

6256'da geçmişti.

 

 

 

[-: 11731 :-] Süfyan es-Sevr!, ibrahim b. Meysere kanalıyla aynı hadisi nakletti.

 

 

 

[-: 11732 :-] Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), taksim edilmemiş mallarda şuf'a hakkının bulunduğuna, ancak mal taksim edilip te sınırlar belli olduğunda artık şuf'a hakkının olmayacağına hükmetti.

 

Tuhfe: 13241

6260'ta geçmişti.

 

 

 

[-: 11733 :-] Said ve Ebu Seleme aynı hadisi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den  mürsel olarak naklettiler.

 

Tuhfe: 13241

 

 

 

[-: 11734 :-] Zühri der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) taksim edilmemiş mallarda şuf'a hakkının bulunduğuna hükmeti.

 

Tuhfe: 13241

 

 

 

[-: 11735 :-] Bukeyr b. el-Eşec, ibnu'l-Müseyyeb'den aynı rivayette bulundu.

 

 

 

[-: 11736 :-] Ebu Hureyre, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Şehirli kişi köylü kişinin adına satış yapmasın. Müşteri kızıştırmak için (iyat yükseltmeyin. Birinin müşteri olduğu bir mala başkası alıcı olmasın. Hiç kimse kardeşinin istediği bir kadına dünürcü olarak çıkmasın. Hiçbir kadın da kocasını elde etmek için din kardeşi olan bir kadının boşanmasını istemesin. Allah kendisine bu konuda ne takdir etmişse o olacaktır" buyurduğunu bildirir.

 

Tuhfe: 13271

6049' da geçmişti.

 

 

 

[-: 11737 :-] ibn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber hurmalarını ve arazilerini, Hayber Yahudilerine masrafları kendilerine ait ôlmak üzere işlemeleri ve mahsulün yarısını Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e vermeleri şartıyla verdi.

 

Tuhfe: 8424

4646'da geçmişti.

 

 

 

[-: 11738 :-] Şuayb b. Leys, babasından aynı hadisi nakletmiştir.

 

 

 

[-: 11739 :-] Hz. Aişe der ki: Vela hakkının bende olması şartıyla Berıre'yi efendilerinden satın alıp azat etmek istedim ve bunu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e sordum. "Onu satın al. Vela hakkı da azat eden kişinindir" buyurdu. Azat edildikten sonra köle olan kocasına dönüp dönmeme konusunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisini muhayyer bıraktı. (Ravi Şu'be, bundan sonrasını hatırlamadığını söyler.) Bir ara Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in evine et getirildi ve: "Bu et Berıre'ye sadaka olarak verildi" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: "Berfre için sadakadır, ama bizim için hediyedir" buyurdu.

 

Tuhfe: 17491

5619'da geçmişti.

 

 

 

[-: 11740 :-] Hz. Aişe/nin bildirdiğine göre, Berıre mukatebe bedelini ödeme konusunda (maddi) yardım istemek üzere Hz. Aişe'nin yanına gitti. Ancak efendileri, Hz. Aişe'ye: "Berıre'nin anlaşma bedelinden kalan miktarı onun yerine ödersin, ama vela hakkı bizde kalır" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip de Hz. Aişe durumu ona anlatınca: "Onu satın alıp azat et. Zira velb. hakkı azat eden kişinindir" buyurdu. Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minbere çıkıp: "İnsanlara ne oluyor da Allah'ın Kitab'ında yeri olmayan şartlar ileri sürüyorlar! Yüce Allah'ın Kitab'ında bulunmayan bir şart, bir değil yüz şart dahi olsa geçerli değildir!" buyurdu.

 

Tuhfe: 17938

4999'da geçmişti.

 

 

 

[-: 11741 :-] Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah'ın Kitab'ında bulunmayan bir şart, bir değil yüz şart dahi olsa geçerli değildir!" buyurmuştur.

 

Tuhfe: 17938

 

 

 

[-: 11742 :-] Salim b. Abdiilah b. Ömer, babasından, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: ''Av köpeği veya çoban köpeği dışında köpek besleyenin sevabından her gün iki kırat eksilir" buyurduğunu nakletmiştir.

 

Tuhfe: 6831

4777'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11743 :-] ibn Ömer, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Av köpeği. veya çoban köpeği. dışında köpek edinen kişinin sevaplanndan her gün iki kırat (ölçek) eksilir" buyurduğunu nakletmiştir.

 

Tuhfe: 8316

4777'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11744 :-] Ebu Hureyre, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: ''Av köpeği. veya ziraat köpeği. ya da çoban köpeği. dışında köpek edinen kişinin sevaplanndan her gün bir kırat (ölçek) eksilir" buyurduğunu nakletmiştir.

 

Tuhfe: 15271

4782'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11745 :-] Zeyd b. Halid ile Ebu Hureyre bildiriyor: iki adam davalaşmak üzere Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldiler. Adamlardan biri: "Aramızda Allah'ın Kitab',yla hükmetmeni istiyoruz" dedi. Ondan daha anlayışlı olan hasmı da kalkıp: "Evet! Aramızda Allah'ın Kitab'ıyla hükmet, ama bana müsaade et te konuşayım" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Konuş!" karşılığını verdi. Adam dedi ki: "Oğlum bu adamın yanında işçiydi ve karısıyla zina etti. Adam ceza olarak çocuğumun recmedilmesi gerektiğini söyleyince fidye olarak ona yüz koyun ve bir cariye verdim. Ancak sonrasında bunu alimlere sorduğumda, bundan dolayı oğlumun cezasının yüz değnek ile bir yıl boyunca sürgün olduğunu, recmedilecek olanın da kadın olduğunu söylediler." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Nefsim elinde olana yemin olsun ki aranızda Yüce Allah'zn Kitab'ıyla hüküm vereceğim! Ödediğin yüz koyun ile hizmetçi sana geri verilecek, oğluna yüz değnek vurulup bir yıl da sürgün edilecek!" buyurdu. Ardından Uneys'e emir vererek, söz konusu kadına gitmesini, kadının suçunu itiraf etmesi halinde onu recmetmesini söyledi. Kadın bunu itiraf edince de recmedildi.

 

Tuhfe: 3755

5932'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11746 :-] Said b. Cümhan, Sefıne'nin şöyle dediğini bildirir: Ümmü Seleme beni, hayatı boyunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hizmetinde bulunmam şartı ile azat etti.

 

Tuhfe: 4481

4977'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11747 :-] ibn Abbas naklediyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hudeybiye günü müşriklerle sulh anlaşması yapınca Hz. Ali'ye: "Yaz, ey Ali! Bu, Allah/zn Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Muhammed'in yaptığı anlaşmadır" deyince müşrikler: "Eğer senin Allah'ın Resulü olduğunu kabul etseydik seninle savaşmazdık" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Allah/zn Resulü) ibaresini sil ey Ali! Allahım! Sen benim Allah/zn Rescdü olduğumu biliyorsun. Ey Ali! Sil ve «Bu, Muhammed b. Abdillah'ın yaptığı. anlaşmadır» yaz" buyurdu.

Hadis, Haruriyye (Hariciler) olayını anlatan hadisin muhtasarıdır.

 

Tuhfe: 5680

8522'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11748 :-] Misver b. Mahreme ile Mervan b. el-Hakem Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından naklediyor: Suheyl b. Amr (Hudeybiye) anlaşmasını yaptığı gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Bizden biri sana gelip dinine girecek olursa Onu bize iade edeceksin ve bizimle onu baş başa bırakacaksın" şartını koştu. Müslümanlar bu şarttan hoşlanmayıp öfkelendiler. Suheyl de bu şarttan vazgeçmeyi kabul etmeyince Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şartını kabul edip onunla anlaşma yaptı. O gün Ebu Cendel'i babası Suheyl b. Amr'a iade etti. Anlaşma müddetinde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e kendisine gelen herkesi Müslüman olsa bile Kureyş'e iade etti. iman eden kadınlar hicret edip Medine'ye geldiler. Hicret edip Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gidenler arasında Ümmü Gülsüm binti Ukbe b. Ebi Muayt ta vardı. Ailesi, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip onu kendilerine vermesini isteyince: "Ey inananlar! Inanmış kadınlar hicret ederek size gelirlerse onları deneyin, hicretlerinin sebebini inceleyin. Allah onların imanlarını çok iyi bilir. Onların mümin kadınlar olduklarını öğrenirseniz, inkarcılara geri çevirmeyin. Bu kadınlar, o inkarcılara helal değildir. Onlar da bunlara helal olmazlar ... " (Mümtehine 10) ayeti nazil oldu ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ümmü Gülsüm'ü onlara teslim etmedi.

 

Tuhfe: 11252

3737'de muhtasar olarak geçmişti.

 

 

 

[-: 11749 :-] Ebu Hureyre bildiriyor: Ensar, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Hurma ağaçlarını bizimle (Muhacir) kardeşlerimiz arasında taksim et" deyince, Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır" karşılığını verdi. Ensar: "Bizim yerimize siz işçiliği yapınız ve meyveleri sizinle ortak paylaşım" deyince, Muhacirler: "işittik ve itaat ettik" cevabını verdiler.

 

Tuhta: 13738

8321'de tahrici geçmişti.

 

 

 

[-: 11750 :-] Abdullah b. Mes'ud, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Ümmetimin en hayırlıları benim zamanımda yaşayanlardır. Sonra onlardan sonra gelenler, sonra da onlardan sonra gelenlerdir. Onlardan sonra da öyle bir topluluk gelir ki şahitlikleriyle yetinmez yemin de ederler, yeminleriyle yetinmez şahitlikte de bulunurlar" buyurduğunu nakletmiştir.

 

Tuhta: 9403

 

Diğer tahric: Müslim (2533). Tahrici için 5987'ye bakın.

 

 

 

[-: 11751 :-] Yunus'un bildirdiğine göre Hasan(-i Basri), kişinin, ücretini bildirmeden işçi tutmasını kerih görürdü.

 

Tuhta: 18575

4657'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11752 :-] Hammad b. Ebi Süleyman'a, birini yemek karşılığı çalıştırmak üzere kiralamasıyla ilgili sorulunca: "Ona, yiyeceği yemek karşılığında çalıştıracağını söylemeden tutamaz" cevabını verdi.

 

Tuhte: 18592

4658'de geçmişti.

 

 

 

[-: 11753 :-] Muhammed (b. Sirin) der ki: Bildiğim kadarıyla (kadı) Şüreyh, mudarebe davalarıyla ilgili şu iki şekilde hüküm veriyordu: Bazen mudaribe: "Malın telefinde senin kusurun olmadığına dair delil getir" der, bazen de mal sahibine: "Malını emanet ettiğin ortağının sana ihanet ettiğine dair delil getir. Eğer delil getiremezsen, onun ihanet etmediğine dair yemin etmesi beraat etmesi için yeterlidir" derdi.

 

Tuhte: 18801

4653'te geçmişti.

 

 

 

[-: 11754 :-] ibn Cüreyc der ki: Ata'ya: "Bir köleyi, bir yıllığına karın tokluğuna, diğer yıl ise şu kadar ücret karşılığı kiralıyorum" dediğimde: "Bunda bir sakınca yoktur" dedi. Aynı şekilde Ata, kölenin sayısı belli olmayan günler üzerinden kiralanmasını veya ayın bir kısmı geçmesine rağmen ona herhangi bir ödeme yapılmamasını ve köleye: "Geçmiş günlerin hesabını benden isteyemezsin" denmesini kerih görmüştür.

 

Tuhfe: 19075

4660'ta geçmişti.